Korku Filmleri: Eskiler vs. Yeniler + Sinister (2012)

Korku filmi bulamıyorum...

Uzun zamandır korku/gerilim tarzı film beğenmiyorum. Bu sadece benim problemim olmasa gerek, çünkü imdb`de falan öyle 7+ puan almış yeni bir korku filmine rastlayamadım. Bir kaç senedir çekilen tüm korku & gerilim filmleri 3 ile 5 puan arası alabilmiş, o puanları da filmin başında kurban olan sarışın manken hatun topluyor zaten.

Bana bunlarla gelmeyin!

Eşe dosta soruyorum, bloglardaki "en hede 50 korku filmi" listelerine bakıyorum falan, habire 70-80 yapımı siyah beyaz filmleri (drakulalar, zombiler, piskopat katiller falan) öneriyorlar. Onu da anlayamıyorum zaten. Sene olmuş 2012 -2013 kapıda-, amına koyduğumun yerinde üç kuruş parası olan eşşek gibi görsel efektli zombili mombili filmler çekiyor zaten, sen daha neyin peşindesin? Arka bahçede mutant besleyecek kıvama geldik, hala drakula... Götüm gibi makyajlar, sikko sikko ses efektleri falan.. Üstelik siyah beyaz! Neymiş efendim sanatmış, kült filmmiş.. Yerim öyle sanatı da kült filmi de.. Konu desen, son 10 senede aynı konuyu içeren en az 7-8 film çekilmiş, bir iki dizi dizilmiş, sürüyle video oyunlar çıkartılmıştır. "Ama ilk o vardı!". Bana ne? 30-40 sene önce ilkmiş, yeni birşeymiş ve o zamana göre gayet de kaliteli imiş. Ama artık geçerliliği yok amınakoyim bunların? Son kullanım tarihi geçmiş, içi geçmiş, outdated olmuş daha nasıl anlatayım..

Hayır, zaten -teknoloji sağolsun- bu kadar kaliteli görsel efektin, bilmem kaç kanallı ses sistemlerinin olduğu bir çağda yaşıyorsun. Olacak O Kadar makyajlı bir yaratığın "röaaaaarr" diye tükürük saçarak bağırması seni ne kadar gerebilir ki? Amaç korkmak değil mi? Müze geziyormuş gibi "bak şu kamera tekniğini ilk bu filmde kullanmışlar", "hàyrettin schreiffster, bu filmden sonra tarzını oturtabilmiş" diye diye korku filmi mi izlenir? Sıçırtmadıktan sonra ne anladım ben o korku filminden..

Ben bunu yazmayacaktım ki amk?!

Dün Sinister'ı izledim, onu yazacaktım. Nerelere geldi konu. Giriş yapayım, direk film ile başlamayayım dedim bi baktım tüm nefretimi kusmuşum. Asıl yazacağım şey, 2 sayfalık bulmaca eki gibi bonus oldu amına koyim. Neyse yardırıyorum filme.

Filmin fragmanını mümkünse izlemeyin, ben yarısına gelmeden kapatmış olmama rağmen filmin son 20 dakikasına kadar "ne zaman anlayacak olm bu adam bunu?" diye bekledim. Son çeyrekte açıklanacak olayı fragmanda vermiş adamlar... Konu olarak da güzel, polisiyeli araştırmacılı falan. Gerçek cinayetleri araştırıp onlar hakkında roman yazan bir yazarı anlatıyor. Adam bilmem kaç sene önce epey ses getirmiş ama daha sonra pek de bi cacık yapamamış. O yüzden epey hırslı, stresli falan. Gerilim filminde lazım tabi böyle unsurlar, öyle "böööööğğğ" diye bağırmak yetmiyor.

Neyse işte ailesiyle birlikte, yeni romanını konu alan cinayetin işlendiği kasabaya taşınıyorlar (ilk 5-10 dakikada oluyor bunlar zaten, spoiler değil yani). Kutu taşımacalar, "ben eski okulumu istiyorum baba!"lı bildik sahneler falan derken adam çatı katında siyah bir kutu buluyor ve içinden epey eski bir projeksiyon cihazı ve filmler çıkıyor. Fragmanda bu sahneyi gördüğümde "hay amına koyayım ya, yine Evil Dead'e bağlayacaklar!!1" dedim amma velakin öyle olmadı. Alakası bile yokmuş. Son adam filmleri izlemeye başlıyor işte. Ne Evil Dead durumları, ne The Ring`deki "filmi izledin, 7 güne sikeceğız seni oglim" geyikleri yok rahat olabilirsiniz.

Filmin sonunu ilk çeyrekte tahmin edebiliyorsunuz, ama bu sizi filmi izlemekten ve gerilip irkilmekten alıkoymuyor. En çok da bunu sevdim zaten. [Rec] serisinin ilk iki filminden beri böyle irkildiğim olmamıştı. Sonunun biraz emanet duruyor olması dışında gayet beğendim filmi. 10 üzerinden 8 veririm. İzleyin yani.

Alt başlık olayı iyiymiş lan asdjkh

Bu arada Evil Dead'den bahsetmişken, yeniden çekiliyormuş (yada çekilmiş) Nisan 2013`te piyasaya süreceklermiş. İlkokul 1 veya 2`deyken, apartmandan abilerle izlemiştim kasetten. Altıma sıçmıştım, kaç gece rüyalarıma girdi. Geçen sene bi ara aklıma geldi, "izleyeyim lan bunu, güzel filmdi" dedim. Hangi filmini izlemiştim bilemedim, video bişeyler araştırayım dedim. Bir iki video izledikten sonra vazgeçtim. 8 yaşındayken izlediğim korku filmini, 22 yaşında izleyemedim yani. Bunun farkında olarak "olm çok güzel film lan, kesin izle. nasıl korkmuştum var ya :)" diye arkadaşlarıma itelemekten, "eskiler bi başka güzel be ayça" diyen karizmatik/yavşak olmaktan vazgeçtim. Siz de öyle yapın, önce 87 yapımına ait bir video izleyin, ondan sonra 2013 versiyonunun trailerını izleyin, ondan sonra diyin ki "haksızsın amınakoyim, ne varsa eskilerde var. 87 yapımı çok daha iyi.". Ben de "allah göz vermiş, kullanma klavuzu vermemiş" diyip sitem edeyim yaradana xDé

Sınırlarımı korumasını bilirim

Yaklaşık 1 aydır başım dertte. Öyle bir dert ki, düşmanımın başına böyle bir şey gelsin istemem. Böyle yapış yapış, yılış yılış. Bir türlü gitmiyor... Ne yaptıysam olmadı, bir türlü kurtulamadım bu amına koyduğumun sümüklü böceklerinden. Baya baya mesken bellediler kapının önünü. Her gece Hera'nın su kabının etrafında toplaşıp alem yapıyorlar. Büyükleri kabın içine dalıyor, küçükleri kenardan seyrediyor falan. Onlar da analarının babalarının yanında içemiyorlar heralde.

Toplayıp toplayıp komşunun bahçesine sallıyorum, sonraki gece yine bizdeler pezevenkler. Geçenlerde sırf bunlar için ufak bi kap su koydum, bakalım ne yapacaklar diye. Sallamadılar bile, yine Hera'nın kapta takılıyorlar.

En son az önce tepemin tası attı. Topladım bunları, dizdim tek sıraya. Aldım elime tuzluğu, nasıl yalvarıyorlar "abi bokunu yiyim, gözünün yağına yumurta kıriyim yapma" falan diye. Dedim "indir o eli ayağı! bi gözüm kalmıştı yapışmadığınız ibneler!". Bunlar nasıl titriyorlar. Aldım ikisini, koydum karşılarına "izleyin ve görün". Bir kamyon tuz döktüm diğer grubun üzerine, tüm gazabımı yağdırdım. Bu ikisi nasıl altlarına sıçıyor görmeniz lazım. Aldım su kabını, yavaşça giriyorum içeri. Kapıyı kapatıcam, arkam dönük. Şöyle omuz üstü yan yan bakıp dedim ki "size yarın sabaha kadar mühlet. yarın kalktığımda da burda olursanız üzerinize kolonya döküp yakarım lan sizi, duydunuz mu yakarım!!!1".

Bakalım sabah ola hayrola. Eğer oradaysalar "dedim dedim inanmadınız, bak şimdi noldu?" geyiğini 1. elden yaşamış olacağım. Mınıırzınısiktiğimin sümüklüleri...

Rock Bars for Dummies

Rock barlarla tanışmam, babamın beni dersaneye gidiyor zannettiği lise zamanlarımda başladı. Öyle olgun gösteren bir yüzüm yok (ki hala yeni yeni sakallarım çıkıyor), ama iri kıyım olduğum için diye düşünüyorum hiç sorun olmadı. Bir kere bile "velinden yazılı izin getir ahohohöhöhö!!" geyiğine maruz kalmadım. Bu durumdan gurur duyduğum, "vay amınakoyim kralım haa" dediğim tek anım da, 8-10 kişilik bir liseli grubu olarak çılgın attığımız bir haftasonuna ait. İçeri girip giremeyeceğimizi kontrol etmek amacıyla, ben ve aynı ölçülerde bir başka arkadaşım mekana yerleşip, sipariş verdik. Biralar geldi, yudumlamaya başladık derken telefon;

- Olm bizi almadılar lan!
+ Siz devam edin, biz biralarımızı bitirip yetişiriz size (u mad?).

Neyse, aradan yıllar geçti, dışarda içme mekanlarına ocakbaşılar, restoranlar, köprü altları (:p) ekledim. Ben dahil bir çok şey değişti, fakat şu anasını sattığım rock barları hiç değişmedi. Bir arpa boyu yol al di mi, farklılık yarat di mi? Yok.

Geçen akşam Alsancak'ta Drunken Duck diye bir bara gittik, fazla olmamış daha açılalı. Mekan yeni olduğu için mi dikkat ettik, yoksa geyik esnasında mı konu buralara geldi bilmiyorum, rock bar standartlarına sardık. Daha önce hiç düşünmemişim meğer bu konu üzerine, onu farkettim o an.

3-4 sene önce görmüştüm anahtar teslim internet kafe yapıldığını. Bu anasını sattığım rock barlarında da benzeri bir olay var bence. Sanki böyle bizim bilmediğimiz, gizemli bir dükkan varmış da, bar açacak kişi girip Rock Bar Starter Kit satın alıyormuş gibi.

"Şöyle bir paketimiz var; 2 tane Godfather, 3 tane Scarface, 1 tane seçmeli Nirvana veya Metallica posteri, 6 adet seçmeli 'of çok pis laf soktum' temalı poster. Hepsi x lira. İsterseniz, biraz daha lüks sayılabilecek pro paketimiz de var. Bir önceki pakete ek olarak, bir adet boydan boya kırmızı tuğlalı duvar, 20 adet avuçiçi kadar çerez tabağı ve yazarlarımızın size özel oluşturacağı saçma sapan kokteyl isimleri barındıran bir menü. Bir de bunun bir büyüğü var -en çok bunu satıyoruz- onda da ek olarak kıç kadar tuvalet var."

Belki bu kadar seçenek yoktur ama kesin "abi biz bar açıcaz da şöyle posterli mosterli ortaya karışık bişeyler ayarlasak?" denilebilecek abiler vardır. En azından "Seçmeler - X, 90lardan Bugüne Rock Şarkıları" isimli fotokopi repertuarlar satılan kırtasiyeler vardır. Kesin vardır lan. Valla.
 
twitter da kullanıyorum